Gözünü tok tutabilmeli insan hayatta herşeyde olduğu gibi evliliğindede.Ayşe!nin kocasıyla kendi kocasını,mehmet'in karısıyla kendi karısını karşılaştırıp durmamalı.Evlenirken yana yıkıla,uğrunda öldükleri insanları 1 yıl sonra başkalarıyla kıyaslamaya başladımı tehlike çanlarıda çalıyor demektir.O zamanda sorarlar adama evlenirken aklın nerdeydi diye.Gerçi yanlışa yelken açmış bir insanın bunada mutlaka karşı tarafı suçlamak,aradığımı bulamadım demek gibi cebinde hep hazır savunmaları olacaktır.Boşanıp kendine yeni bir hayat kurmaya kimse karışamaz,ama evliliğini paravan olarak kullanıp,ikinci bir hayatı olan insanları kendi adıma anlamıyorum,sanırım hiç bir zamanda anlamıyacağım.Gözü doymayan,hırsının ve hislerinin esiri olmuş ben merkezli insanlar sürekli arayışa açık tipler oluyor genelde.Hayat arkadaşı dünyanın en iyiside olsa,o yapacağından geri durmuyor.Çünkü gözü aç ve kendiside ne istediğini bilmiyor hayattan.Her çiçekten bal alırım misali yaşayan insanların aslında atladıkları bir nokta var.Her zaman için."ALDATAN,ALDANIR."Buda değişmez kanundur,bunuda dip not yazmalılar bir köşelerine.Hayatın sadece kendi etrafımızda dönmediğini,sorumluluklarımız olduğunu unutmadığımız sürece zaten yanlışıda kolay kolay yapamaz insan.Yaparsada zaten herşeyin ilkini yapmak zordur,ikinci ve üçüncüsüne niyet edildiğindede yüzü bile kızarmaz kişinin.Hikayedede anlatıldığı gibi,önce kendimiz doğru insan olmalıyızki,karşımızdakinide doğru görebilelim.İş birazda kişinin kendinde başlayıp,kendinde bitiyor.Paylaşım için teşekkürler canım.