İzmir suyunda arsenik var. Peki arsenik neye yol açar? Yemek yaparken şebeke suyu kullanılabilir mi? Tüm bu soruların cevabını uzmanlar cevapladı.
PROF. HAYDAROĞLU: ''KAYNATMAKLA KURTULAMAYIZ''
EÜ Kanserle Savaş Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ayfer Haydaroğlu, suyu kaynatmakla arsenikten kurtulunmayacağını söyledi.
Kaynatılan suyun buharlaştığını ve bu yolla içindeki arsenik oranının yükseldiğini kaydeden Haydaroğlu, ''Karbon filtreler ve su yumuşatıcılar da uygun değil'' dedi.
Arseniği azaltmak için distile cihazları bulunduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Haydaroğlu, Türkiye'de bulunmayan bu cihazın yüksek elektrik tüketimine neden olduğu için çok pahalı bir yöntem olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Haydaroğlu, ''Çok titizseniz, evinizde distile cihazı kullanabilirsiniz. Harcayacağınız elektrikle çok pahalıya gelebilir'' dedi.
YEMEKTE VE ÇAYDA KESİNLİKLE KULLANMAYIN
Süt veya yoğurt tüketerek vücuttaki ağır metallerin atılacağı yönündeki bilgilerin de eski ve kanıtlanmamış olduğunu kaydeden Prof. Dr. Haydaroğlu, şunları söyledi:
''Sütü çok içmek lazım, ama 'Süt içiyorum nasılsa, arsenik bana dokunmaz' dememek gerek. Almamız gereken tedbirler var. Şu anda İzmir'de güvenli şekilde içeceğimiz su musluklardan akmıyor. O nedenle biz bu suyla ancak elimizi yıkarız, duş alırız, dişlerimizi de fırçalarız. Yemeğimizin içine muntazam olarak bu sudan koyarsak ya da çayımızı bu suyla yaparsak, arsenik almış oluruz. Benim tavsiyem içmek için ve yemek yapımında kullanılmasın, ama onun dışındaki her şeyde bu arsenik seviyesindeki su rahatlıkla kullanılabilir ve bize zarar vermez.''
''KUYU, ARTEZYEN SUYU ÇOK TEHLİKELİ''
Prof. Haydaroğlu, yüksek arsenik oranının uzun süre alınması durumunda cilt, akciğer, mesane, tiroit kanseri gibi birçok kanser türüne yol açabileceğini kaydetti.
Global ısınma nedeniyle diğer illerdeki sularda da benzer ağır metal artışının olacağını ifade eden Prof. Dr. Haydaroğlu, ''şişelenmiş su içmenin'' en güvenilir yöntem olduğunu ifade etti.