1960 lı yıllarda ABD ile Sovyetler
Birliği uzaya insanlı araç gönderen ilk ülke olma yarışı içindeydiler.
Teknolojileri o yıllarda bir birine çok yakınmış. Bu nedenle iki
ülkenin yürüttüğü proje hemen hemen aynı zamanda bitecekmiş.
Bilimadamları zamana karşı bir yarış içindeymişler. Fakat yoğun
çalışmalar sırasında Amerikalı bilim adamları, akıllarına daha önce hiç
gelmeyen bir sorunlar karşılaşmışlar.
Yerçekimsiz ortamda
astronotların not tutmak için kullandığı tükenmez kalemlerin mürekkebi,
kalemin üstünde birikiyor ve yazı yazılamıyormuş. O yıllarda
bilgisayarlar bu kadar küçük boyutlarda olmadığından, kağıda not almak
kaçınılmazmış. Bu sorunu gidermek için, projeyi geciktirmek pahasına,
NASA binlerce dolar harcayıp uzayda yazabilen bir kalem geliştirmişler.
Diğer
yanda, neredeyse aynı zamanlarda Rus bilim adamları da aynı sorunu
farketmiş. Ancak onlar sorunu çok daha çabuk ve ucuza çözmüşler.
Yörüngeye çıkacak olan Yuri Gagarin in eline bir kurşun kalem
tutuşturmuşlar.
Böylece uzaya insan gönderen ilk ülke Sovyetler
Birliği olmuş. NASA, bu onuru elde edememenin böylesi aptalca bir
sebepten kaynaklandığını kamu oyuna açıklamaya korkmuş. Bu tarihi ayıp
yıllardır gizli tutuluyormuş.