bu başlığı açmamızın yegane sebebi bizimde çocuk olduğumuzu unutmamak ve birer ebeveyn olduğumuzda çocuklarımıza karşı bunun bilincinde olarak yaklaşabilmeyi sağlamak idi. Çocukların beyni olayları kişileri çok farklı boyutlarda yorumlayabilir onların haylgücüyle yarattığı fantastik dünyaları okadar karmaşıktırki bunu anlayabilmek için öncelikle kendi anılarımızı hatırlamak en güzel ve kolay secenektir aslında,en azından benim için öyle ... bakalım biz neler yapmışız? unutmadan söyleyeyim ikinci bir sebebim daha var az da olsa sizleri güldürebülmek :)
benim hep çok iyi hatırladığım bir anımı paylaşayım ilk : 6 yaşındaydım bir bayram telaşı içerisindeydik herkes heyecanlı mutlu biz çocuklar cok daha mutlu elbette ,yeni cicilerimiz alınmış birsürü harçlık toplanacak çikolatalar şekerler v.b gibi birsürü sebep .o sene annem bana çok güzel bir elbise ve altınada pırıl pırıl parlayan kırmızı bir çift rugan ayakkabı almıştı eminim çoğumuzun bir kırmızı ruganı olmuştur . ben büyük bir heyecanla onları giymeyi hayal ederken aklıma birden bir cinlik geldi , rahmetli nineciğim (o yıllarda sağ idi ) sıkan ayakkabılarının arkasını keserdi terlik niyetine onları giyerdi işte benim beynim bunu elbetteki doğru birşeymiş gibi algılıyor nasıl mı : '' bana örnek teşkil edecek biri varsa oda ailenin görmüş geçirmiş en yaşlısı olan ninem olmalı değilmi ? yapmayı düşündüğüm şey çok doğru çünkü ninem yapıyor ben de onun gibi olmak istiyorum bende !'' Ve bu düşünceler kafamda dolaşırken ben çoktaan bıçak elimde ayakkabı kutusuna gitmiş yere oturmuş ayakkabımı elime almıştım bile .başladım kesmeye :) kesim işlevi bitincede aynen kutusuna koyup oyun oynamaya gittim. ertesi gün oldu bayram geldi annem beni hazırlamaya başladı ben çok güzel bir şey yaptığımı sanan bilgiç yaramaz, tebrik beklerken ;annem çığlığı kopardı ...ben önde annem arkada elinde ruganı sallaya sallaya bağıra çağıra yollara düştük elbette güzel bir dayak yedim ninem araya girmeseydi daha yerdim ya, birde ceza bayrama çıkmama cezası hiç harçlığım olmadı o bayram :( ruganlarda hakkın rahmetine kavuşmuştu zaten sayemde :P
Ad-Minella Kraliçe
Mesaj Sayısı : 304 Yaş : 53 Nerden : Bilinmeyenden Rep :
ahahahaha Allan delüsü.. Benim çocuklugumdan anılarım pek yok aklımda... Sadece Evimizin önündeki minik mor cicekleri tepeden uçurtma uçuran çocukları hatırlarım hayal meyal... Öyle Hayvan delisiydim ki sokak ta bulduğum kedi yi köpeği eve doldururdum.. Komşularımızın zillerini çalr kapıların önune çöp yayar kaçardık.. Gürültümüze kızan fatma teyze balkon dan bi kova suyu bocalayıverirdi tepemize haha tabi isabet ettirebilirse.. Çok korkardım ben fatma teyzeden şalvarıma sokacam seni derdi.. 5 yaşındaki bebek aklı işte kötü sanardım şalvarı o geldimi koltukarın arkasına saklanırdım.. Hiç unutmam Fatma teyzemi bahcesindeki tek portakal ağacını..O portakalın tadını bir daha hiç bir yerde bulamadım,Nede kokusunu... Kuşlarımız vardı Bizim babam çok severdi muhabbet kuşlarını..Yeşim vardı kızımız hep yavru verirdi. bi sefer de 4 yada 6 tane.. yaşayan yaşardı.. Ben minik çirkin tüysüz yavrulara elbiseler dikerdim..Kuluçkalıktan çalardım onları sandalyeye çıkıp :P Bir gün yavrular tüylenmeye başladı yeni yeni ben yine 5 yaşlarında yaramaz tayfa:) Yeşimin ilk defa masmavi yavrusu olmuştu..:heart: Beyaz bi çarşaf gibi birşey aldım elime,Kış tı çocuk aklı ya Hayvan üşümesin diye sarmaya başladım üstüne Sardım da Sardım... İçerden ablam geldi.. Elimde topak haline gelmiş bezi görünce -nedir o dedi.-Hiiiiç dedim tabi:) Geldi elimden bezi aldı açtı açtı.. Maviş ölmüştü:( Yeşim in ilk mavi yavrusu ölmüştü... -Neden yaptın dedi ablam. -üşümesin dieeeee ... Şimdilerde ablam anlatır babam onu çok severmiş te kıskanmışım diye öldürmüşüm der.. Yok öyle degil gerçekten ben onu üşümesin diye sardım.. Ama kefeni oldu :(
Misafir Misafir
Konu: Kardeş Sevgisi Salı Eyl. 16, 2008 10:38 pm
Ben çok yaramaz uslanmaz bi çocuk olduğum için ailem ikinci bir çocuğu erteledikçe ertelemiş ve beni kardeş hasretiyle yanlız bırakmışlardı .tüm yalvarmalarım kardeş isterim çırpınışlarım hep sonuçsuz kalıyordu. Ben boş dururmuyum komşunun yeni bebeği olmuştu gizlice eve girdim bebişi beşiğinden aldım yavaaşça ordan uzaklaştım evimize döndüm artık bir kardeşim olmuştu çok mutluydum. Ben onu severken ve altını değiştirip süt vermeye çalışırken dışarıda kıyametler kopuyor kadın çocuğumda çocuğum diye çırpınıyor herkes toplanmış ne olduğunu anlamaya çalışıyor bir taraftanda arama kurtarma çalışmaları için organize olmaya çalışıyor . bu arada babamda olanları duymuş neler yapabileceğine bakmak için ortalarda dolanıyor bir ara eve geldi tabiki suratımdan bir işler çevirdiğimi anladı azıcık sıkıştırınca gerçek ortaya çıktı tabiki .Sonra aileden özür diledim afedildim. :oops: Sonuç: bir müddet sonra canım kardeşim dünyaya geldi ... azmin zaferi
staras üye
Mesaj Sayısı : 85 Yaş : 47 Nerden : smyrna İş/Hobiler : çok fazla Lakap : eşkiya Rep :
bu anlatacağım olay ben iki yaşındayken gerçekleşmiş...Babam namazında niyazında bi dindarcıkmış tabi nerden bilicek küçücük kız...Halası ona bi oyuncak hediye etmiş..Bi taşbebek..Çok sevmiş küçük kız bu taşbebeği ama çok...Hiç kıyamıyomuş bebişine...Karşısına alıp alıp bakıyomuş güzel yüzüne...Annesi de tembihlemiş aman dikkatli oyna kırılır diye...Bi akşam babası eve gelmiş işten...Namaza duracakmış kıbleye...Bakmış karşısında kızının bebeği ama nerde tam kıblede...Çok sinirlenmiş ve aldığı gibi eline vurmuş duvara bebeği...Taş bebek paramparça...Küçük kız gözyaşlarına boğulmuş...Ama ne çare...Bebeği paramparça olmuş....Ve bugün bile o acı anı beyninde aynen duruyormuş..... :pale:
kım buyumek ısterkı cnm ya.ama zaman ıste geeelıp gecıyor bız farkına vamadan!! bende cok sımarıktım hıc yerınde durmazdım aklı hep cınlıkte olan bı tıp :cyclops: ben babasız buyudum:( babam ben 5 yasındyken akcıger kanserınden olmus )yazık annem buyuttu abımle benı babalıgıda abımle amcam yaptı ama hep özenmısımdır babaya.hanı cocuklar kosar ya babasını gorunce hep ıcım gıderdı ama bellı etmezdım akrebım ya gururlu guclu.. sımdı kızım kosturuyo babasını gorunce "baba baba babacım"dıo eee babasınında ıcı gıdıyo yane bı sarılıyolar gormeyın hallerını onları bıle gorunce hala ıcım burkulur dua aderım hep ALLAH IM kızımı anasız babasız buyutme dıe
Sürekli başını derde sokan bir çocuk olarak,başımdan geçenlerden bir tanesini bende anlatayım sizlere :D 6 yaşları civarındaydım ve kurban bayramına 1 gün kala yan komuşumuz,devasa bir koç alıp bahçe kapsının giriş kısmına bağlamıştı.Koçun bakışları şimşek çakıyor,huysuzluktan yerinde durmuyordu.O sırada gözüne gözükcek olan ben,hayvanın karşısına geçip bir yandan dans ederken,bir yandanada kendi bestem olan,tosamazkiiiiiiiii,bu koç bana vurmazkiiiiiiiiiii gibi bir şarkıyla,koçu iyice deli etmekle meşguldüm.Nasıl oldu,ne şekil oldu hala anlayamadığım bir hamleyle,koç ipinden kurtuldu :shock: Tosamazkiiiiii adlı şarkımın son sözü kem-küm şeklinde kocaman bir yutkunmakla bitti,arkamı dönüp kaçmaya çalıştığımda koçun boynuzlarıyla çoktan tanışmıştım bile :shock: Hayvanı o kadar deli etmişimki en son hatırladığım şey üstümde tepindiği,kafamı her kaldırmaya çalıştığımda,öncekinden daha ağır bir şiddetle,boynuz darbesi yediğimdi. Babamların olayı görüp,beni koçun gazabından kurtarmaları ne kadar sürdü hatırlamıyorum ama,gözümü açtığımda hastanedeydim,beyinnimde hasar varmı diye tespit çalışmaları yapılıyordu.Çürükleri ve yaraları ise saymama hiç gerek yok sanırım,siz tahmin edin artık. :cry: O gün bugündür,bağlı olan koçlar en saygı duyduğum hayvanlardır.Önlerinden geçerken bile önce selamlar,sonrada iyi dileklerimi iletir geçerim. Koçla nanik dansı az daha koçtan önce benim kurban olmama sebep oluyordu,korkarım koçlardan ben 6 yaşımdan beri :D